Alaçatı

'Kasım'da Aşk Başkadır' tatilinin bir bölümünde ise Alaçatı'da idik..

Açıkçası Alaçatı bir süredir benim hayallerimi süsleyen yerdi!

O mavi kapıları, o temiz havası!

Gitmeden gönlümün delice arzuladığı!

Booking üzerinden kaç kere otel baktığımı, kaç kere gitmeye kalkışıp hep iş yüzünden engeller ile karşılaştığımızı sayamadım bile.

Ama çok şükür gitmek nasip oldu! :)

Şimdi hayallerimizi süsleyen başka bir yer var, orada nasip olursa bir gün paylaşırım buradan :)

Alaçatı'nın girişinde sizi bu değirmenler karşılıyor..









Daha sonra ise sadece ve sadece sokaklarına bırakın kendinizi..




Mavinin o huzur kokan tonlarını her yerde görün..





Biraz Alaçatı pazarına uğrayın sonra..
Sağlıklı beslenmenin ne demek olduğunu görün..
Bazı yeşilliklerin adını ilk defa duyun..





Reçelci Niko'suz olmaz..
Onun o tatlı aksanını duymak için bile olsa reçellerin fiyatını sorun..
Sormakla kalmayın muhakkak alın..



Takı toka almadan dönmek olmaz..
Mevsimlerden Kasım'da olsa bi halhal kapın rengarenk tezgahtan..





Pazarın içinde gezerken yaşamayı arzu ettiğiniz 'O' yerin tamamen karşılığı olan yeri görün..
Görmekle kalmayın, hayal kurun çokça!





Yorgunluğunuzu alacak sıcacık bir çay yudumlayın istediğiniz bir köşe başında..




Sokakları gezmeyi devam ederken Kasım'da toplanan sandalyelerin karmaşasını bile sevin.
Dağınıklık dinginlik aslında bazen.
Anlayın.



Ömrün toplanıp giden anlardan olduğunu fark edin.
Yaşamanın tadına kaybetmeden varın sonra.





Bir sandalyeye aşık olun.
Üzerinde kaç mutlu anın yaşandığını, kaç gözyaşına şahit olduğunu düşünün.
Çizgilerindeki yaşanmışlıkları hissedin..




'Abla beni de çek, beni de..'
Çocuklara kulak verin.
Bir topu atsın izin verin.
Siz de tutun sonra.
Olmadı sektirin yerde.
Gözlerindeki parıltıları yakalayıp ruhunuza ışık yapın..




Ve çok şükredin!
Bu günleri yaşadığınız için..
Bu yolda yürürken bir yol arkadaşınız olduğu için.
Sağlıkla, mutlulukla..
'Aşk'la..